Makalenin konusu ilk olarak öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Alıcı’nın kaleme aldığı “Dindar Değil Maneviyatçıyım: Postmodern Din Bilimlerinde Maneviyat-Dindarlık Tartışmaları” başlıklı akademik makaleden esinlenerek ele alınmıştır. Makalede postmodern maneviyatçılık retoriği altında daha ılımlı bir inanış biçimi insanlara salık verilmiştir. Ancak yazarın geleneksel dindarlık anlayışına getirdiği eleştiriler de önemlidir. Örneğin; yıllarca geleneksel dindarlığın etkisi altında kalanlar için kabul edilemeyecek eleştiriler vardır. Klasik dini inanışların demokratik çoğulcu yapıya uymaması ve ibadethanelerin kapitalist tüketim biçimlerine uygun biçimde “Disneylandvari” yapılara dönüştürülmesi gibi. Gerçekten de artık günümüzde cami, havra ve kilise gibi ibadethanelerde kafe, oditoryum vs eğlence mekanları hâline getirilmiştir….