Bu eserdeki “ad” ögesinin kapsamına, bu kelimenin gerek “bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim” gerekse “canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim” şeklindeki karşılıkları girmektedir. Ayrıca, bunların anlam ilgisi sınırları içinde yer alan ve temelinde, “unvan” veya bunun Türkçesi olan “san”, “bir kimsenin işi, mesleği, toplum içindeki durumu ile ilgili olarak kullanılan ad” ve “lakap”, “bir kimseye, bir aileye kendi adından ayrı olarak sonradan takılan, o kimsenin, o ailenin bir özelliğinden kaynaklanan ad” şeklindeki tanımlamalardan da anlaşılacağı gibi, öncelikle “ad”ın kendisi olmak üzere “unvan, lakap” gibi unsurlar da girmiş bulunmaktadır. Hatta, dil bilgisi açısından bakılınca “bir adı, niteleyen veya niceleyen kelime, ön ad” durumunda bulunan “sıfat” türündeki sözler de gerektiğinde ad yerine kullanıldığından, belirtilen kapsam içinde yer almış durumdadır.