Türk edebiyatında biyografi türündeki eserlerin ilk örneği XV. yüzyılın ikinci yarısında Ali Şîr Nevâyî (ö. 1501) tarafından kaleme alınmıştır. Biyografi türündeki eserlere, Anadolu sahasında ise XVI. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren rastlanır. Lâmi’î Çelebi (ö. 1532), Bursa’da Tercüme-i Nefehâtü’l-üns adlı ilk sufi biyografisini bundan kısa bir süre sonra da Sehî Bey (ö. 1548/49), Edirne’de ilk şair tezkiresi Heşt Behişt’i yazar. Bilgi ve entelektüel birikimin günbegün artıp yaygınlaşması biyografi türünün güçlenip çeşitlenmesine ve bu sayede toplumun farklı kesimlerini konu alan eserlerin ortaya çıkmasına yol açmıştır.
Biyografik türlerin en bilinenlerinden biri vefeyât-nâmelerdir. Türk edebiyatında ilk örnekleri XVII. yüzyılda verilen vefeyât-nâmeler, kronolojik ve şehir biyografileri olmak üzere iki türde kaleme alınmıştır. Şehir vefeyât-nâmelerinde, bir şehir merkeze alınır ve o şehirde metfun bulunan önemli kişilerin biyografileri işlenir. Bu türün ilk örneği XVII. yüzyılda Edirne için yazılmıştır; ancak, en güzel ve en karakteristik örnekleri Bursa için verilmiştir.
